HİPONATREMİ
Hiponatremi, kandaki sodyum miktarının azalmasıdır ve pek çok farklı nedenle ortaya çıkabilir (Plazma sodyum konsantrasyonunun 135 mEq/L altına düşmesidir.)…. Ancak bizim konumuz egzersize bağlı olarak ortaya çıkan hiponatremi’dir. Egzersize bağlı hiponatremi, genellikle maraton, ultra-maraton, dağcılık gibi dayanıklılık sporlarında görülür. Örneğin 2002 Boston maratonunda, yarışı bitiren sporcuların vücutlarındaki sodyum miktarının ortalama % 13 azaldığı ölçülmüştür.
Vücut ihtiyaç duyduğu sodyumu genellikle yiyeceklerden ve sofra tuzundan karşılar. O nedenle hiponatremi, halk arasında tuz kaybı olarak da bilinir.
Sodyum vücuttan temel olarak 3 şekilde atılır. İdrar, dışkı ve terleme… En fazla sodyum kaybı idrar yoluyla olur. Terleme ile olan tuz kaybı, idrarla olan kayba oranla çok çok azdır. Ancak dağcılık ve doğa yürüyüşü gibi ağır efor isteyen faaliyetlerde, terleme ile çok fazla su kaybı olduğu için, toplamda önemli bir miktar sodyum kaybı olabilir. Özellikle de sıcak havalarda…
Terleme ve kaybedilen sodyum miktarı kişiden kişiye değişir… Örneğin ben sıcak mevsimlerde, 20 km.lik bir yürüyüşte, 6-7 litre su tüketiyorum. Oysa aynı yürüyüşte 2 litre suyu tüketemeyen arkadaşlarımız oluyor. Açıkçası çok kıskanıyorum…
Dehidre olmamak için kaybedilen suyu yerine koymak lazım. Ancak kaybedilen suyu yerine koymak yeterli olmaz. Çünkü su ile birlikte kaybettiğiniz tuzuda yerine koymalısınız. (Önemli not: Hiponatremi sadece su kaybı ile ortaya çıkmaz. Fazla su aldığınız durumlarda da ortaya çıkar.)
Hiponatremi‘nin belirtileri şunlardır.
1. Yorgunluk
2. Baş ağrısı
3. Sinirlilik
4. Huzursuzluk
5. İştahsızlık
6. Kramp
7. Bulantı
8. Kusma
9. Kafa karışıklığı
10. Halisinasyonlar
11. Koma
12. Ölüm.
Doğa yürüyüşü ve dağcılıkta, hiponatremi çok endişe etmeniz gereken bir durum değildir. Çünkü terleme ile kaybedilen tuz miktarı çok az olduğu için genelde ciddi sorunlar ortaya çıkmaz. Dehidrasyon yani su kaybı çok daha önemlidir. ABD’de ki Grand Kanyon Milli Parkı Acil Servisine kaldırılan 44 hastanın sadece 7’sinde hiponatremi görülmüştür. Geri kalanının gerçek sorunun, hiponatremi ile benzer bulgular gösteren hipertermi (vücut sıcaklığının artması) olduğu anlaşılmıştır. Bugüne kadar hiponatremiden kayıtlara geçmiş tek ölüm vakası vardır. 2002 yılında ABD’de, Büyük Kanyon’da yürüyen bir kadın yürüyüşçü sodyum kaybına bağlı olarak ortaya çıkan beyin ödeminden ölmüştür.
Doğa yürüyüşü esnasında sizin karşılaşılabileceğiniz durum, muhtemelen halsizlik, yorgunluk ve kramp seviyelerinde kalacak, hayati bir durum ortaya çıkmayacaktır… Ancak bu da arzu edilen bir durum değildir. Çünkü yürüyüşünüzü olumsuz etkiler ve doğadan keyif almanıza engel olur.
Bu rahatsızlığa engel olmanın yolu, biraz tuzlu yiyecekler yemektir. Peynir, fıstık ezmesi, kraker ve abur cubur yemek bile yeterli olabilir. (National Geographic Adventure Magazin-Eylül 2003)
(Ben bu sorunu, zeytin ezmesi yiyerek çözmeye çalışıyorum.)