KARAPINAR – TUZLUKTEPE – DEDETEPE
Bu rota, 20 kilometre. Ancak çok çıkış içermesi nedeniyle orta zorlukta kabul edilebilir. Rotamız, Gönen – Yenice yolu üstündeki Karapınar Alabalık Çiftliği’nden başlıyor. Gönen çayı Dere kenarındaki bu Alabalık çiftliği, Gönen’e 20 km. mesafede, solda.. Dönüşte burada nefis bir kiremitte kaşarlı alabalık yiyeceğiz.
Sabah Alabalık Çiftliğinde yol hazırlıkları başladı..
Alabalık çiftliğinden dere kenarına iniyoruz ve buradaki küçük köprüyü geçerek, Gönen Çayı’na paralel, Yenice istikametinde yürümeye başlıyoruz.
Alabalık çiftliğinden dere kenarına iniyoruz.
Yolun ilk kilometresinde dere sağımızda, tarlalar solumuzda hafif hafif yükseliyoruz.
Eğer ilkbaharda ve uygun zamanda geldiysek, sol tarafta devasa gelincik tarlalarına rastlamamız muhtemel. Fotoğraf meraklıları için inanılmaz bir fırsat.
Bir müddet sonra sağımızda yarısı yıkılmış tahta bir köprü göreceğiz.
Köprüyü geçtikten bir müddet sonra, sol tarafta, yürüdüğümüz traktör yolundan ayrılarak yukarı tırmanan çok küçük bir patika göreceğiz. O patikaya giriyoruz. Eğer patikayı geçersek sorun yok. İlerde Gönen çayına dökülen, küçük bir dere yatağında yol bitecek. Patika buradan zaten 250-330 metre geride. Geri dönüp patikaya girebiliriz.
Patika bir müddet yükseldikten sonra düzleşiyor ve kısa bir süre sonra tekrar alçalıyor. Bizi Aydere yatağına getiriyor. Aydere de su çok kısa bir süre oluyor. Mart ayı, bilemediniz Nisanın ilk yarısında.. Sonra kuruyor. Eğer suyu yakalayabilirsiniz, küçük şelalelerden akan su harika fotoğraf manzaraları sunuyor.
Aydere’yi, yatağına indiğimiz yerden geçiyoruz ve karşı taraftaki patikanın devamına giriyoruz. Şimdi uzun ve yorucu bir çıkış yapacağız. Yaklaşık 550-600 metre irtifa alacağız. Tırmanacağımız tepenin adı Tuzluk Tepe ve zirvesinde, Çanakkale’nin Yenice ilçesine bağlı YALIOBA Köyü var.
Tırmanış başlarda çam ağaçları içerisinde sürüyor. Ne yazık ki burada, pek çok çamın, sırf çıra için parçalandığını ve bir kısmının da devrildiğini görerek üzüleceksiniz. Yaklaşık 30 dk. çam ormanında tırmandıktan sonra bitki örtüsü çalılığa, zemin kayalığa dönüşecek. Zirveye doğru tırmanmaya devam edeceğiz.
Çıra için devrilmiş çam ağaçları önünde dinlenirken..
Zirveden hemen önce, Yalıoba köyünden Rıfat Abi’nin keçi ağılı var. Eğer oğlak mevsimiyse ve önceden haber vermiş isek, orada keçi sütü içebilir, süt ve enfes keçi peyniri satın alabiliriz.
Keçi sütü içmek ve oğlak sevmek serbest..
Rıfat Abi
En sonunda kalkabildik. Zirve hemen üstümüzde. Tırmanıp, çıplak, ancak harika manzaralar sunan Tuzluktepe zirvesine ulaşıyoruz. Yalıoba köyü hemen önümüzde..
Ağıldan zirveye ve köye doğru gidiyoruz..
Tuzluktepe zirvesi.. Arkada derin bir kanyon mevcut..
Zirve ile köy içiçe.. Köy camiinden kıvrılarak Dedetepe’ye giden orman yoluna giriyoruz. Dedetepe, Tuzluktepe’den biraz daha yüksek. Yaklaşık irtifası 750 metre. O nedenle biraz daha tırmanacağız.
Yaklaşık 1 saat kadar, belki daha fazla orman yolundan hafif hafif tırmanıyoruz. Ama ne gam.. Her yer çeşme, her yer dere, her yer orman..
Küçük derelerden, köprülerden geçiyoruz.
Dedetepe’ye tırmanmadan önceki son çeşme..
Bu çeşmeden sonra orman yolunu biraz daha takip edecek ve sol tarafta oldukça dik, çok bürük ve yemyeşil bir tarla göreceğiz. O tarlaya girip tırmanmaya başlıyoruz. Bu tarlayı çıkmak, herkesin en fazla zorlandığı yer. O nedenle yukarıda uzun bir mola veriyoruz.
Dinlenmek için harika bir yer..
Tarlayı geçtikten sonra, karşımıza çıkacak çitleri atlayıp, tekrar orman içine giriyor ve tırmanmaya devam ediyoruz. Zirve çok uzak değil. Tıpkı Tuzluktepe’de olduğu gibi zamanla bitki örtüsü seyrekleşecek ve zemin kayaya dönüşecek.
Dedetepe adını zirvedeki kayalar ile yapılmış bir mezardan alıyor.
Dedetepe zirvesindeki kaya mezar..
İlerdeki ağaçlıklardan sağa döneceğiz.
Zirve oldukça geniş bir düzlük ve çıktığımız yerin tam karşısında bir ağaçlık alan var. Buradan aşağıya doğru inen bir orman yolu var. O yola girip artık inmeye başlıyoruz.
Kısa bir iniş sonra geniş, açık bir alana geleceğiz. Buradan sola inen geniş bir yol var. Bu yola gireceğiz.
Açıklık alan. Sola giren yol tam buranın karşısında..
Bu yol, özellikle yazın, eğrelti otları ile tamamen kapanıyor. Ancak seçmek mümkün. Buradanl keskin dönüşler yapa yapa kıvrılarak aşağıya ineceğiz. Yaklaşık 15-20 dakikalık bir inişten sonra Kırkçeşme’ye geliyoruz. Burda uzun bir molayı hakettik..
Mola yeri eğimli. Sırtımızı tepeye verdiğimizde, karşımızda aşağıya inen küçük bir patika göreceğiz. Yola oradan devam ediyoruz.
Yola bu patikadan devam ediyoruz.
Bu patikayı bir saat boyunca, bir orman yoluna çıkana kadar takip edeceğiz. Ancak bu bir saatlik bölüm rüya gibi. Ormanlar, kayalıklar, mağaralar ile sanki gerçek değil de, bir Hollywood filmi seti gibi..
Patikadan orman yoluna burdan çıkıyoruz.
Orman yoluna çıktıktan sonra sola dönüyoruz ve yolu takip ederek yaklaşık 45 dakikada alabalık çiftliğine ulaşıyoruz. Artık bir kiremitte kaşarlı alabalığı hakettik..